İçeriğe geç
Ana Sayfa » Kadınlar Çıkarcı, Erkekler Fırsatçıdır

Kadınlar Çıkarcı, Erkekler Fırsatçıdır

    Kadın Çıkarcı, Erkek Fırsatçıdır

    Kadınlar çıkarcı, erkekler fırsatçıdır. 2 taraf da farklı şekillerde bencildir ve çoğu ilişki paterni bunun üstüne şekillenir. Peki kötü bir şey midir? Bir kadın yaratılış itibariyle kendini korumak zorundadır. Çünkü beden olarak erkek egemen toplumda güçsüz bir konumdadır ve bu süreç 19. yy. kadar sürmüştür. Yüzlerce yıl önceyi düşünün kolaylıkla tecavüze uğrayabilir, katledilebilirdi. 

    Sizce böyle bir varlık kendini savunma mekanizmalarından hangisini seçer? Kadınlar bu yüzden kendilerini savunmak için çıkarcı olmuştur. Çünkü kendini düşünen bir varlık olmalıdır, yıllar boyu nesilden nesile bastırılan benlikleri bir yerde dışarı çıkmak isteyecektir. Hatta bu durum Jung’un kollektif bilinçaltı kavramı ile de açıklabilir. Yani öğrenilmiş bazı konular, nesiller boyu aktarılır. Erkekler fırsatçıdır çünkü genetik mirasları yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu için mümkün olduğu kadar çok kadınla birlikte olmak ister.

    Benzer şekilde kadın solipsist, erkek narsist olmaya daha yatkındır. Emin olun bunun tersini savunan veya olumsuz algılayan kişi ya politik doğruculuk yapıyordur ya da bir şeylerin farkında değildir.

     

    Solipsizm ve Narsisizm arasındaki fark nedir?

    2’si de “benlik(psikoloji dilinde kendilik)” kavramıyla ilgilidir.

    Narsistlik: Kendinin “gerçek” dünyada özel olduğuna inanır! Başarmak istediği şey de en iyisi o olmalıdır. Siyah ve beyaz vardır. Bu yüzden her şeyi çok ciddiye alır ve her özgüvenini korumaya çalışır. İleri boyutlarda narsisistik kişilik bozukluğuna dönüşür. Erkekler devamlı savaşmak ve ölmek zorunda oldukları için, narsist olmaya yaklaşmışlardır, çünkü işleri ciddiye almak zorundadırlar. Bu sebeple erkek daha zor unutur, kendini kandıramaz. Bir anda her şey siyah olur. İstatistiksel çalışmalar da narsisizmin erkeklerde %7,7; kadınlarda %4,4 olduğunu söylüyor. “Referans” Kişilik bozukluğu olan narsistlikle bunu karıştırmamak lazım şurada detaylı anlattım: “Algı Bozukluğu ve Narsisizm”

    Solipsist: Kendinin “hayali” dünyada gerçek olduğuna inanır! Her şey onun içindir, ileri boyutlarda olursa psikoza dönüşür. Şizofrenik bir durum ortaya çıkar. Kadınlar ilk çağlarda kocaları öldürüldüğü, tecavüze uğradıkları, devamlı esir alındıkları için, buna uyum sağlama amacıyla hayali bir dünya yaratarak solipsizme yaklaşmışlardır. Eğer dışınızdaki her şey hayal ürünüyse neden üzülesiniz? Bu sebeple kadın ayrılıkları daha rahat unutur, kendini kandırabilir.”Referans” 

    Yine benzer bir araştırma Dr. Jordan Peterson aktarıyor. Google istatistiklerine göre kadınlar en çok vampir ve korsanlara arzu duyuyor. Bu da kantlanmış tipik bir solipsistlik örneğidir. Dünyayı hayal ürünü olarak algılayan kadın, doğaüstü, güçlü, mistik karakterlere ilgi duyuyor. Bir erkeğin fantezi kim üstünedir sizce? Sekreter, hemşire, hostes; hatta adi sokak fahişesi… Hepsi de elde dilebilir, gerçek dünyaya ait, tutulabilir karakterlerdir. Bu yüzden erkek daha realisttir.”Referans-1″ ve “Referans-2″

     

    Günümüzden örnekler verelim:

    Şunu binlerce erkek yaşamıştır. Güzel bir kadın görürsün, gider konuşursun ve seninle ilgilenmez ya da iyimser bir senaryoda ilgilenir, telefonunu alırsın. Akşam mesaj atarsın ama geri dönüş olmaz. Bunun ilgili bir twitter mesajı görmüştüm kadın aynen şöyle diyordu:

     “Görmedim diyen bir kadın size yalan söylüyor, bak telefon 24 sa. elimde ve mesajı gönderdiğin an gördüm! Ama sana cevap vermek istemedim çünkü senden hoşlanmadım! Keyif benim değil mi?”

    Tipik bir solipsizm örneği, sizden bir çıkarı olmadığı için ilgilenmemiş. İlgilenseydi en azından uydu erkek olurdunuz. Ne hissettiğiniz de onun umurunda değil. Bunu kadınların geneli yapıyor. Bir diğer örnek sosyal medyadr. Bir kadına gelen mesaj sayısını düşünün, siz de bir şekilde mesaj attınız fakat karşılık gelmedi. Neden? Yine aynı sebepten. Bir arkadaşım vardı bir çok kadına yazıyor ama biraz zorladığında kadın buna küfür ederek şey diyordu: “Senin gibi tipsiz, iğrenç bir erkeğe geri bile dönmem!”

    Eminim ki bu cümle bunu okuyan bazı kadınlara anlamlı geldi çünkü yapıları gereği böyle hissettiler ama erkekler anlamlandıramadı. Kadın neden erkeğin duygularını önemsesin ki? En önemli kendisi. 

     

    Erkek olsa ne yapardı?

    En iyi ihtimal: “ilgilenmiyorum” der ki bu bile nadir olur. Bir erkek hiç bir durumda kendisine ulaşan kadını cevapsız bırakmaz, kendince beğenmese de cevap verir. Hele ki kadının “fiziksel özelliklerine” hakarette bulunan çok azdır. Çok sinirlendi diyelim şöyle der: “Orospu hadi başka kapıya!” gibi bir cümle kurar. Dikkat edin hakaret etti ama fiziksel bir şey söylemedi. (Herhangi bir tarafın hakaretini haklı çıkartmaya çalışmadığımı, 2 tarafın da saldırı yöntemlerinin farklı olduğunu anlatmaya gayret ettiğime dikkat çekerim.)

    Şöyle diyebiliriz: Kadın bir erkeği en baştan potansiyel tehdit (bu erkek beni zorla kaçırsa ne yaparım veya bu erkek benimle sadece yatmak istiyor) olarak görürken, erkekte böyle bir algı yoktur. Çünkü kadının verebileceği zarar ihtimali düşüktür. Erkekler fırsatçıdır. “Bu kadınla yatarsam güzel olur” diye düşünür, tipini de çok önemsemez, skor skordur. Bunu Darwin, “Türlerin Kökeni” kitabında bazı tülerdeki erkeklerin tercih edilmeme korkusuyla olabildiği kadar kişiye spermlerini dağıtma olgusuyla açıklar. İnsanlarda da farklı değildir.

    Tabii ki erkeğin düşüncesi de müthiş değil, o da kendi yaratılışı itibariyle kadınları olabildiği kadar döllemeye çalışıyor. Dediğimiz gibi “kadınlar çıkarcı, erkekler fırsatçıdır.” Kadınlar bu süreçte bu şekilde evrimleşmiştir, kendini korumalıdır. Sonuçta çocuğu karnında 9 ay taşıyacak kişi kendisi…

     

    Biraz daha temellendirelim:

    Kadın biyolojik ve toplumsal temelde, umursamazlık altyapısına sahip. Çünkü aday ve kaynak çoksa kişi bencil davranarak en uygununu seçebilir ve diğerlerine cevap bile vermez. Buluşma esnasında bir şey kötü giderse kalbinizi kırmaktan 1 dk. çekinmez. Zorlarsanız toplum içinde kendi değerini yükseltmek için sizi küçük düşürebilir ki buna “utandırma taktikleri(Ekşi Link)” diyoruz. Böyle bir kadınla görüşmüştüm zamanında hikaye şöyle bir şeydi:

    “Bunlar sosyal medyadan tanışıyorlar ama kadın bundan hoşlanmıyor, kısa sürede kalkmak istiyor, adam da ertesi gün adam kadına “kusura bakma hoşlanmadın benden ama böyle yapmasaydın keşke” diyor. Kadın önce cevap vermiyor, sonra bir hırsla (prenses edasıyla) “sen kimsin de seni beğenecem” gibilerinden bir mesaj atıyor. Belki abartı bir örnek ama çoğu kadının davranışı buna yakın.

    Zaten zemini buna uygun olan kadının düşünce yapısı; günümüzde aşırı ilgiyle iyice körükleniyor ve her şeyi hakkı gibi görüyor. Bilinçaltına oturmuş olan fikirler bilinçte de güçleniyor. En güzel örneği de şöyle düşünmesiyle özetlenebilir: “Güzelsem, zengin bir kocayı hak ediyorum!” Atasözümüze bakın: “Bir kadını 1000 kişi ister 1 kişi alır.” Sizce bu bilinçle büyüyen ve feminist propagandayla yetişen, geçmişte ciddi anlamda sınırlandırılan bir kadın “abartıyorum ama duygusal bakış açısıyla tapınacak sevmediği veya maddesel bakış açısıyla zengin olmayan bir erkeğe” neden insanca yaklaşsın? Neden çıkarcı olmasın?

     

    Erkek ve Kadın Kıskançlığı

    Bu durumun diğer çıktısı da aşırı kıskançlıktır. Erkeklerin kıskanç olduğu sanılır ve doğrudur ama erkek kıskançlığı sahiplenmeden dolayı olur, kadın kıskançlığı ise rekabete dayalıdır. Yani “başka bir kadının o erkeği çok sevme ihtimalinden dolayıdır.” O kişinin olmadığını bilse size ilgi duymaz. Freud buna histerik kadın karakteri diyordu, David Buss ise yaptığı istatistiksel çalışmalarda erkeğin çekiciliğinin en temel sebeplerinden birinin diğer kadınların da onu beğenmesi olarak açıklar.

    Sizi çok seven bir kadın kıskançlığı erkeğe göre çok daha beter bir şeydir. İlişki bitti diyelim kıskanan erkek kısıtlar, delirir, duvarları yumruklar, iyice korumacı tavıra girer. Kadın tam tersi, başkasının erkeğini sevme ihtimaline dayanamadığı için delirir. Baktığımızda ayrılık sonrası erkeklerin fiziksel, kadınların ise psikolojik olarak zarar vermeye yatkın olduğunu görüyoruz. Entelektüel seviyesi yüksek erkek fiziksel zarar vermese de entelektüel seviyesi yüksek kadın psikolojik zarardan vazgeçmediğine sıklıkla tanık oluyoruz. O yüzden bir kadına zayıf noktasını göstermeyin, bunu etkili şekilde kullanır.

    Eminim ki bunu yaşayan yüzlerce erkek şu an bunu okuyor. İlişki içinde boğazlarının nasıl sıkıldığını, bütün telefonların incelendiğini, bütün sosyal medya mesajlarının didik didik okunduğunu biliyor. Kadın, sevgilisinin bir şekilde kendisini aramadığı, kendi ilgi gösterdiği kadar ilgi göstermediğini, hatta sabah mesajına geç yazdı diye delirdiklerini, öfke nöbeti geliştirdiklerini biliyor. Bir kadın şöyle sorular sorabilir: “beni seviyor musun?” temel bir bencillik örneğidir. Onaylanmak ister oysa ki bir erkek seviyorsa, gider “seviyorum” der, romantik davranır, kadının kendisini sevmesini ister ama bunu kadın için yapmaz. Kadın garantiye almak, sevdiği kadar sevilmek ister. Bilinçaltı kadına şunu öğütler: “Sen en değerlisin, sen ilgi gösteriyorsun, o zaman o da gösterecek!” Yine tipik bir solipsisizm örneği.

     

    Ayrılık Süreçleri

    “Üstte bahsettiğim referansta şöyle bir araştırmadan bahsedilmiş. Narsist bir erkek ilişkide kadını yanında tutmak için zorlar, manipüle eder, maalesef zarar verebilir, öldürebilir. Narsist bir kadın ise ilişkiden memnun değilse daha güçlü birini bulmak için ayrılmayı seçer.” Referans.” Yani erkek sahiplenmeyi sever, kadın ise hipergamiye uygun davranarak ait olmayı seçer. Ben demiyorum makale diyor. Daha kötüsü çoğu kadının ayrılık sonrası geri dönme isteği samimi ve romantik sebeplerle değildir. Kadın ayrılık sonrası makyavelisttir, yani çıkarcı davranır. Sizin paranız, tipiniz ya da başka bir sebeple döner, hiç olmadı  barışıp ardından özgüvenini onarmak için döner. Erkek her zaman samimidir demiyorum, erkek de sekse ulaşamadığı için fırsatçılık amacıyla dönebilir ama daha yüksek bir oranı romantik amaçla dönmek ister. Özetle belki kadın ilişki başlangıcında romantik görünebilir ama geri dönmek istiyorsa kesinlikle güvenilmemelidir.

     

    Sonuç:

    Kadınlar çıkarcı, erkekler fırsatçıdır, yine kadınlar solipsist olmaya yatkınken, erkekler narsist olmaya daha yatkındır. Tabii ki bunların patolojik düzeyde olmadığını da ayrıca belirtmek isterim.

    (Makaleyi oylamayı ihmal etmeyin.)

     

    Kaynaklar ve İleri Okumalar İçin:

    1. Rollo Tomassi – The Rational Male, E-Book Edition.
    2. David Buss – The Evolution of Desire, E-Book Edition.


    Twitter

    4.7 135 votes
    Makaleyi puanlamayı unutmayın.
    Subscribe
    Bildir
    guest

    15 Yorumlar
    Inline Feedbacks
    View all comments
    darkness
    Ziyaretçi
    darkness
    2020-04-28 7:48 PM

    kadınlarla bir ilişki düzeyinde olabilmek için yatırım yapılması erkeğin fazla vermesi gerektiği gibi bir algı var.ama etik olan iki tarafın eşit olması değil midir?.Harcamalarda etik olan durum nedir?

    noone
    Ziyaretçi
    noone
    2023-05-03 2:13 PM
    Reply to  Karanlikruya

    Benim sevdiğim kadar sevmiyorsa beni onla niye ilişkide olayım erkekler zaten yapısı gereği çok eşliliğe daha yatkın bağlanmaları zordur kadınlar daha çabuk bağlanırlar. Tamam diğer kadınların onu beğenmesi gurur verici bişey ama o diğer kadınları istemesin işte. Bana yeterince bağlanmauacak sevmeyecek bir erkeği seçmek kayıptır. Zaten hamilelik ağır bişry bide… Read more »

    mihai the brave
    Ziyaretçi
    mihai the brave
    2020-04-29 6:40 PM

    Merhaba; çok güzel yazmışsınız ama yazı tipi gözleri fazla yoruyor. Daha sade bir yazı tipi seçebilirsiniz. Saygılarımla.

    Mehmet
    Ziyaretçi
    Mehmet
    2020-05-07 1:54 PM

    Bu durumun istisnaları olabilir mi? Çevremde çokça bu duruma uymayan ilişki/evlilik gördüm ve red pille güvenim sarsıldı.Red pille uymayan durumları nasıl açıklayacağız?

    Mehmet
    Ziyaretçi
    Mehmet
    2020-05-07 3:37 PM
    Reply to  Karanlikruya

    Ben her şey aslında red pille uygundur ifadesini fazla iddialı buluyorum. Red pille karşı değilim. Hiçbir akıma karşı değilim. Sadece fanatikliği doğru bulmuyorum. Ben her şeyi okuyup aklıma yatan kısımları alma taraftarıyım. İlişki gibi tamamen duygular ve hormonlar etkisiyle olan bir şey bu kadar sıkı kurallar içinde yaşanamaz. Yanlış anlaşılmasın… Read more »

    Mehmet
    Ziyaretçi
    Mehmet
    2020-05-07 4:29 PM
    Reply to  Karanlikruya

    Ben şahsen psikolojiye çok meraklı biriyim ve sayfanızı çok sevdim. Trp akımının ise ne karşıyım ne de destekçisiyim. Şu ana kadar kafama göre yaşadım ve bir zararını görmedim. Trpciler genellikle hep psikoloji ve biyolojiye odaklanır fakat insanın tam olarak bir hayvan olmadığını, bir de kültürel evrim denen şeye sahip olduklarını… Read more »

    Dr.Safety
    Ziyaretçi
    Dr.Safety
    2020-05-11 8:31 AM
    Reply to  Mehmet

    Yazılarınızı dikkatle okudum şahsi kanaatim sizin haklı olduğunuz yönünde . Ama burda yazılan şeyler elbette işin ana çıkış noktası . Yani Tıp alanından bir olarak şunu söylebilirim ki bize fakülte de bir sürü ilaç hastalık vaka öğretilir ama her şey göreve atandığında başlar aldığın teorikten yola çıkarak kendi yolunu kendin… Read more »

    sarp
    Ziyaretçi
    sarp
    2020-05-08 10:21 AM

    duygusal yatırımı maddi yatırıma tercih eden kadınlar olabilir mi? çevremde merhamet duyduğu için bekaretini veren bir kadın vardı.Kadın aşırı yokluktayken (ki nasıl olabildiğini hala anlamadım güzel biri ilgi arıyormuş ama bulamamış)Sonra bunlar arkadaş gibi takıldılar oğlanda meriç kafası vardı zannımca dışarıdan bile sürekli ilgi,açıklama,yalvarma tarzı şeyler vardı ki yazılarınızı okudum… Read more »

    Doğucan
    Ziyaretçi
    Doğucan
    2021-11-27 6:10 PM

    Merhaba Karanlikruya , konuyla alakalı bir şey sormak istiyorum. Peki bir kadın sizce solistik kafa yapısına sahip olup narsistik davranabilir mi ? Şahsen kendi ilişkimden örnek vermem gerekirse kesinlikle partnerim bunu yaşıyor. Kendisi gerçek olmayan 2d çizimlere aşık olabilecek kafada solipsist ( 😀 ) aynı zamanda ona ilgi ve sevgi… Read more »

    15
    0
    Would love your thoughts, please commentx