Erkeğin Çok Eşliliği Üstüne Hatalı Varsayımlar
İlgili Podcast’e şuradan uluşılabilir.
Erkeğin çok eşliliği üstüne hatalı varsayımlar ve devamlı saptırmalar görüyorum, çoğunlukla feministler hatalı erkek kadın eşitliği varsayımı üstünden erkeklerin de kendileri gibi kolaylıkla eşe ulaşabildiklerini düşünüyor ve erkeklerin çok eşliliği seçmelerinin haksızlık olduğunu savunabiliyor. Temel argüman hatalı olduğu için çıktları da hatalı. Çünkü erkeklerin %80ni kadına ulaşmakta zorluk yaşar. Altta anlatacağım gibi hem modern toplumda hem kapalı antropolojik topluluklarda çok az erkek çok eşlilik şasına sahiptir.
Öncelikle insanlar tek eşlilik ile çok eşlilik arasında bir yerde konumlanmışlardır. Evrimde daha iyinin gelişmesi gerekliliği ve sosyal varlıklar olmamız nedeniyle eş değiştiririz ki belki de hızlı evrimimizi bu vazgeçişlere borçluyuz.
Kadınlar bunu hipergamik olarak yaparlar, çünkü çocuk yapma hakkı kadındadır ve bu da daha iyisini seçmekle mümkündür. Kadınlar çoğu türde ve insanlarda düşünüldüğü gibi “monogamik” değildir, seri-hipergami yaşarlar. Yani her seferinde daha iyi eş seçerek çok eşli olurlar diyebiliriz. Erkekse paralel-poligamiktir. Kaliteye bakmaksızın aynı anda birçok kadınla olabilir. Birçok türde erkekler erken boşalır. Bunun temel nedenleri 1-öldürülme nedeniyle çabuk olması gerekir 2-başkası döllemeden işini halletmelidir. Örneğin şempanze dişileri aynı anda birçok erkekle olur ve en güçlü sperm kazanır. Eşe bağlılık erkekte veya kadında pek yoktur. Harem algısı veya tek eşlilik gorillerde ve ekolojik teoriye göre geniş bir alanda az eş olması durumunda geçerlidir. Ayrıntılı olarak Ridley – Kızıl Kraliçe kitabındaki Çok Eşli Erkek kısmında bulunan teorileri okuyabilirsiniz.
Çok Eşlilik Bir Lanet Mi?
Çok eşililiğin erkek için avantaj sayılması hatalı bir erkek-kadın eşitliği varsayımının çıktısıdır. Çünkü hiçbir türde erkeklerin hepsi istediği gibi alem yapamaz. İnsanlarda da böyledir. Çok eşlilik ancak ufak bir zümrenin başarılı erkeklerinin ayrıcalığıdır. Bu ayrıcalık 19 YY. öncesinde yüksek sınıf ile sağlanıyordu, yani aristokratlar, toprak sahipleri en çok kadına ulaşan kesimdi. Hatta şuradaki makaleye göre 19. YY. yaşayan kapalı toplumlarda en çok savaşan ve leşi olan erkeğin en çok eşi olduğunu görüyoruz.
Savaşan ırkın erkekleri(unokais) 20-24 yaş aralığındaki 5 kişiye 4 eş düşerken, diğer tarafta savaşmayan(non-unokais) 78 kişiye 10 eş düşmüş. Yani çoğu eşleşememiş. 31-40 yaş arasında savaşçı 75 kişiye 157 eş düşerken, olmayan 61 kişiye 59 eş düşmüş. Görüldüğü gibi savaşçı olmayanlarda tek eşlilik oranı bile düşük. Sadece değerli erkekler çok eşli olabilmiş.
Bu istatistik garip bir şeyi daha ispatlıyor, genç erkekler savaşsın ya da savaşmasın daha az kadına ulaşıyorlar fakat 40’a yaklaştıklar eş sayıları artıyor. Ortalama eş yaşla doğru orantılı artmış. Size de de Rollo Tomassi’nin 35 yaşından sonra erkek değerlenir tezini hatırlatmıyor mu? Bu toplum kapalı bir toplum, sizce internetleri var mıdır?
Günümüzde kötü bir şey daha var erkekler zor eşe ulaşabildikleri için ruh eşi saplantısına girebiliyorlar.
Dr. Ridley özellikle kapalı toplumlarda kabile savaşlarının bile karşı tarafın kadınlarını ele geçirmek yani “cinsel başarı” için olduğunu söyler. Yine 2. Dünya savaşında Fransa’ı işgal eden Almanların kucağına atlayan Fransız kadınlarla ilgili araştırmayı şuradan okuyabilirsiniz. (Smit’e sevgiler. Bu adamı okuyun.)
Kadınlar ve Çok Eşlilik
Kadınlara geri dönecek olursak; “ortalama nitelikteki bütün kadınlar” istemeleri halinde heleki günümüzde çok eşli olabilirler ama bunu hala yapmadıklarını, hala hipergamik açıdan üst seviye erkeğe ulaşmaya çalıştıklarını görüyoruz, üstteki kapalı toplumların aksine şu istatistiklerden görebilirsiniz. Kadınların %80ni erkeklerin %20siyle olmak isterken, erkekler çoğu kadınla eşleşmeye çalışıyor ve günümüzde neler beklediklerini güncel bir makale üstünden şurada açıklamıştık.
Kadınlar feminizmin eşitlikçi algısıyla erkeklerin de kendileri gibi rahatça eşe ulaşabildiğini, bütün erkeklerin çok eşli olmasının da haksızlık olduğun ve ezildiklerini düşünüyor. Varsayım yanlış olduğu için çıktıları da yanlış. Onlara göre 10 erkekten 7si cinsellik yaşayabiliyor, gerçek oransa 1-2. Gerçekte de o arzu duydukları erkekler ilginç şekilde çok eşli olma şansına sahip erkekler oluyor.
Bu durum kadının umarsız eşitlik anlayışının çarpıtılmış bir sonucudur diyebiliriz.
Modern çağda kadınlar Don Kişot gibi olmayan bir değirmene savaş açmış durumdalar. Rollo Tomassi bu duruma restitution and retribution diyor, yani kadınlar aslında onbinlerce yılın intikamını almaya, üstünlük kurmaya çalışıyorlar. Mahkeme kararlarından gynocentric düzene kadar her şey bunu gösteriyor.
Özetle 2 tarafın beklentileri aynı değildir. Daha iyi anlamak için bir örnek verelim:
Bir kadın arka arkaya alakasız hiç tanımadığı, düşük kalite erkeklerle cinsellik yaşamaktan zevk alır mı veya bunu kabul eder mi? Bunu erkeklerin çoğu kabul eder ve umursamaz ve çoğu türde erkek %20 içinde değilse bu opsiyona sahip değildir. Bu yüzden daha prensipte biyolojik ve toplumsal olarak farklıyız.
Özetle erkeğin çok eşli olması onu avantajlı yapmaz. Çünkü sperm erkeği değerli yapmaz ve çoğu erkek de kadına ulaşamaz. Kadın ise çok rahat ulaşır fakat içinden seçmesi gerekir. Her cinsin bu yüzden cinsel stratejisi farklıdır ve tamamlayıcıdır.
İleri Okumalar için Referanslar:
- Matt Ridley – Kızıl Kraliçe
- Geoffrey Miller – Sevişen Beyin
(Siteye destek olmak için üye olabilirsiniz. Makaleyi oylamayı ihmal etmeyin.)
İlişkiler Üstüne Maskülen Tespitler sitesinden daha fazla şey keşfedin
Son gönderilerin e-postanıza gönderilmesi için abone olun.
Hocam rimming câiz midir?
Maskülenliğe zarar verir mi?
rimming nedir be aga. He kadına yapıyosan tamam da kend… ya bırak allasen 🙂
Aga bunu soruyorsan zaten maskülen değilsin bir insan niye karısına bir yerini yalatır ne iğrenç bir fantezi bu a*
Hocam, kadınlar seri hipergamik ve en iyi tek erkeği seçmeye çalışıyorsa neden birçok erkekle aynı anda ilişkiye girdiği fantezileri olan veya bunu gerçeğe döken kadınlar var?
(Ciddi soruyorum. Dalga geçme amacım yok.)
Toplumda her türden insan olabilir. Ona bakarsan hayvanlarla ilişkiye giren kadınlar da var. Norm dışında olan kişileri belli pratiklere uydurmaya çalışmak hatalı. Sodom ve Gomore vardı mesela. Bu, herkesin her kurala uymak istediğini göstermez fakat buradaki durum zaten bu değil. Yani elma ile armutu karıştırmışsın. Bahsettiğin durum sadece dürtüsel. Nedensel… Read more »
Anladım hocam. Cevabınız için teşekkür ederim.
Günümüzde toplumların çoğunlukla tek eşli olması kültürel seçilime bağlı olabilir mi? O “Kızıl kraliçe” kitabının çok eşlilik ile ilgili bölümü okumuştum. İnka kralının ve çevresindeki soyluların kadınları tekelleştirdiğinden bahsediyordu. Avrupalı koloniciler ise Güney Amerika’yı istila ettikleri sırada kendi saflarına pek çok kabileyi çekmeyi başarabilmişlerdi. Bunun neticesinde de pek çok Amerika… Read more »
19. YY’a kadar çoğunlukla kadınlar, belli soyluların çevresindeydi. Bunu birkaç defa anlatmışımdır. Şu an inseliiiiz diye ağlayanlar o dönem yaşasa kadın bile göremeyecekti. Çünkü sınıflar arası geçiş yoktu. Yani ya aristokratsın ya değilsin. Ben çalışıp yükseleyim diye bir şey yok. Aydınlanma Çağı ve Sanayi Devriminden sonra gerçekleşti bunlar. Açık hipergami… Read more »
Gerçekten 1900’lü yıllara kadar harem mi kuruyorlardı? Zenginlerin bir kaç tane kadına sahip olması olası bir şey zaten. Düzgün şartlarda baktıkları için de hayatta kalan çocukları da fazla. Hatta imparatorların savaş esirlerinden oluşan büyük haremleri de var. Fakat ciddi manada büyük bir erkek çoğunluğunu bekar nasıl bırakabilirler ki? Yani bir… Read more »
Evet, harem kurma yaygın bir durumdu.
Doğuda durum farklı. Özellikle Osmanlı’da kast sistemi ya da sert bir sınıf sistemi yoktu fakat batıda feodal rejim çok sertti. O yüzden evlenme oranları orta-çağda doğuda ve batıda değişiklik gösterir.
Yeter artık ya.. Bir aydınlanıyorum. Kafada bitiriyorum her şeyi. Vücut gerginliğim bile yok oluyor. Geçmişi tamamen bırakıyorum. Birkaç saat sonra tekrar başa dönüyorum. Kayboluyor o kafa. Sadece dans etmeliyiz dedim bir ara. İçimden o geçti. Dışardan gelen bize değmemeli bile. Değeni de fırsat olarak değerlendir. Katabildiğin kadar kat kendine. Hiçbir… Read more »
Hocam Merhaba. Bir yazınızda, size ilk başta hayranlık duyan kadınlar kırmızı alarmlıdır dikkat edin dediniz. Diğer yazınızda da size yılda 1-2 kere kadınlar gelebilir bunlarda genellikle orta şekerli ve Ahmet’e Mehmet’e giden kadınlardır demistiniz. Bana bu aralar spordan ve iyi giyimden sonra gelen kadınlar oluyor sosyal medyada ve ben onları… Read more »
Aşırı hayranlık duyanlar ve sıklıkla karşılığında tepkisel kıskanç davrananlar tehlikelidir. Baştan zaten kadının size ilgi duyması gerekiyor. Doğrudur, bir kadın barda sana geldiyse, ilk gittiği erkek muhtemelen sen değilsindir. Sonrasında cinsellik oluyor mu, olmuyor mu? Bunu almadıktan sonra ne düşündüğünün pek önemi yok. Benim üstte verdiğim örneklerin sonunda %100 cinsellik… Read more »